Adana 2. Sulh Ceza Mahkemesi çıkarılan Yıldırım, savunmasında olay sırasında kendisinin darp edildiğini ve tartıştığı kişinin kaymakam olduğunu bilmediğini söyleyerek, “Darp öncesinde silahını çekti, mermiyi silahının ağzına verdi. Silahı kardeşimin karnına doğrulttu. Daha sonra ben ne yapıyorsun diye sorduğumda silahı havaya kaldırdı. Ben kaymakamım dedi. O olay yaşandıktan sonra ben kendim 155’i aradım. Polisler geldi” dedi.
Mahkeme “Görevi yaptırmamak için direnme” suçundan Yıldırım hakkında tutuklama kararı verirken, Yıldırım’ın “Aramızda itiş kakış oldu” ifadesini ise tevili ikrar olarak değerlendirdi. Mahkeme kararında Yıldırım’ın koronavirüs salgını sırasında yardımları engellemeye çalıştığını ileri sürerek, “Şüphelinin Yüreğir Kaymakamı ve Kaymakam korumasının üzerine yürüdüğüne dair tanık beyanı dikkate alındığında şüpheli hakkında kuvvetli suç şüphesini varlığını gösteren somut delillerin bulunması…” ifadelerine yer verdi ve adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacağına hükmetti.