İbrahim Kalın'dan önemli açıklamalar

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yapılan kabine toplantısının ardından, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın açıklamalarda bulundu.

Kalın, Erdoğan’ın Rusya ziyaretine ilişkin, İdlib’de yaşanan hadiseler çerçevesinde, bir ortak anlayışla mutabakata varma ümidiyle gidiyoruz. Moskova’ya giderken temel çerçevemiz Rusya Federasyonu ile imzaladığımız İdlib mutabakatı çerçevesinde acilen bir ateşkesin sağlanmasıdır.” ifadelerini kullandı.

“SEÇİMİN HİÇBİR HÜKMÜ YOK”

Nisan ayında, Beşşar Esed rejiminin seçim yapılacağına dair ilanını değerlendiren İbrahim Kalın, şunları kaydetti:

"Hiçbir hükmünün olmadığını, bunun geçen sefer yapılan seçimden hiçbir farkının olmayacağını, ne bizim, ne Suriye halkı, ne de uluslararası toplum nezdinde bir meşruiyetinin bulunmayacağını tekrar ifade etmek istiyorum."

Kalın, sığınmacıların durumuna dair, "Mültecilerin güvenli, gönüllü ve onurlu şekilde geri dönüşü sağlanacaksa bunun şartlarının Suriye sahasında oluşturulması gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

“LİBYA’DA ATEŞKESİ İHLAL EDİYOR”

Libya’da Hafter güçlerinin ateşkesi ihlal ettiğini vurgulayan Kalın, “Meşruiyeti olmayan Hafter yönetiminin ilan edilen ateşkesi nasıl ihlal ettiğini görüyoruz. Artık uluslararası toplumun da bunu net bir şekilde görmesi ve buna adım atması gerekiyor.” dedi.

AB’NİN YAPTIĞI ÇİFTE STANDART

Kalın, CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç’un açıklamalarını, “O sözler, bir insana ait olabilecek bir söz değildir. Yapılan suçlamaları cevap vermeye dahi değer görmüyoruz.” ifadelerini kullandı.

100 bin civarında mülteci almış olan Yunanistan'a acilen 100 milyonlarca yardım fonunu harekete geçirebilen Avrupa Birliği'nin, 4 milyon civarı mülteciye ev sahipliği yapan Türkiye söz konusu olduğunda bürokrasiden, mevzuattan bahsetmesinin bir çifte standart olduğunu belirten Kalın şöyle konuştu:

“Biz kimseyi burada iradesi hilafına zorla tutamayız. Karşı tarafında, bu Yunanistan, Bulgaristan, başka Avrupa ülkeleri olur, uluslararası hukuk ve insani hukuk çerçevesinde bu insanları alma mecburiyeti vardır."